Gitar Tarihi
 
T elli bir çalgı olan gitar, 5 telli olarak Mezopotamya'da ortaya çıkmış, daha sonra 6. tel eklenerek geliştirilmiştir.
Mezopotamya, Türkiye'nin Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nden Basra Körfezine kadar uzanan Fırat Nehri ve Dicle Nehri arasında kalan bölgenin ilk çağdaki adıdır. 1940 yılında ilk elektro gitar geliştirilmiş ve seri üretimine geçilmiştir. Pek çok türü olan bu çalgının başlıca türleri şunlardır: elektro gitar,klasik gitar, akustik gitar, bas gitar. Gitar, pena veya tırnaklarla çalınır.

Batı ülkeleri içerisinde bir egzotik müzik olarak görülmektedir. Gitar ve Lut çoğu zaman birbirleri ile karıştırılmaktadır. Aynı kuşaktan gelen çalgılar birbirlerine çok benzemektedir. Gitar aile bakımından gerçek Lut (Lavta) ailesine aittir. Ayrıca kendine ait özel bir formu olduğu bilinmektedir. Gitarın en son uğradığı yer 18.yy’da Afrika’dır. Buraya Portekizliler tarafından getirilmiştir. Antik devletlerde hemen hemen tüm lut ailesinin düzenli olarak kullanıldığı , karakteristik özelliklerinin ise zamanla geliştiği görülmemektedir. Yapılan araştırmalarda bulunan en eski gitar doğuda bulunmuştur ve “Guitarra Morisca” adı verilen bu çalgı 13.yy’a ait bir latin gitarıdır. Her araştırılan yolun sonunda gitarın batı ülkelerinde kilitlendiğini görürüz. Örneğin Greklere doğru bir gidiş yaparsak “Kithara”ya rastlarız. Eski kültürde tıpkı Mısır kültürü gibi Lut da önemli bir yer teşkil etmiştir. Lut olarak gelişim gösteren bu çalgı daha sonra gitar karakterine dönüşmüştür. Gitarın 8.yy’da Arapların İspanya’daki hakimiyetleri sırasında Arap kültüründen etkilendiği de bilinmektedir. Dört ayrı büyüklükte olan bu enstrümanlardan biri küçük formda olup diğerleri buna bağlı olarak büyümektedir. En küçüğü olarak bilinen enstrüman “Kairo” adında 85 cm uzunluğundadır. Daha sonra bu çalgı “Jeremias” adını almıştır. Bunu takip eden üç çalgının boyutları çok açık şekilde belirlenmiştir. (bkz. Şekil Abb.2) Başka bir dört telli çalgı Heilderberg Mısır Antolojisi Enstitüsü tarafından bulunup Metropolitan müzesine (Newyork) verilmiştir. Bu çalgı 92 cm. boyundadır. Bu iki çalgının tahminen 4-8.yy’lara ait olduğu sanılmaktadır. Bu zamana ait bir çok aynı kökenli çalgı serisinde ses yansıtıcı deliklerin küçük olduğunu görmekteyiz. Küçük olan enstrümanın Küçük olan enstrümanın bilinen bir küçüğü daha vardır. Buda 41 cm. civarındadır. (bkz. Şekil Abb.1) Bundan daha büyük olan diğer enstrümanlar büyüklüklerine göre sıralanmışlardır. Bunların hepsi Lut ailesine ait olmasına rağmen , tekne ve genel görünüm açısından orijinal , fakat garip bir tarihi gelişim göstermiştir.

BATI ÜLKELERİNDE GİTAR

Gitar 13.yy’dan beri Avrupa’da kullanılan bir çalgı olmuştur. Ancak , soy bakımından burada yeterince açık bir kimliğe sahip değildir. İsmini büyük ihtimalle Yunanlılardan almıştır. Biraz geriye doğru gidildiğinde formal yönden “Gitara”ya bir hayli benzediği , ancak çok fazla değişim gösterdiği görülür. Araplarda ve İranlılarda “Sitar” adını almıştır. Geleneksel çalgılarla bağlantı kurulduğu zaman oval teknesi itibari ile “Tambur”a benzediği görülür. Bir yandan da “Guitarra Morisca” yı hatırlatan bu çalgı 143.yy’ın ikinci yarısında ilk kez Alfonso El Sabio‘nun minyatürlerinde Cantigas de Maria adı altında resimlenmiştir. Üzerinde uzun bir boyun ve anlaşılmaz bir tekne donanımı daire şeklindeki ön deliğin içinde yer almıştır. Aynı özellikleri “Guitarra Latina”da ve aynı formları da modern gitarda görmekteyiz. Bahsettiğimiz enstrüman İspanyol şair Juan Ruiz’de Hita (Libro de Amor) adlı eserinde “Guitarra Morisca”da olduğu gibi keskin ton ve çılgın seslerin bulunduğu çalgı diye bir bağlantı kurularak anlatılmıştır. Sadece aynı çalgıyı çalanlar , yani yorumcu kesim ilk kez 1349’da Normandiya’da görülmüştür. Gitarın değişik tipleri ve formları vardır , bu değişik tanımak gerekir. Örneğin bir enstrüman üzerinde çalışırken akort kulaklarının bağlantısı,sap kısmı için kullanılan ağaç gibi ayrıntıları az çok bilmek gerekmektedir. Bugünün gitarı kendisini bilinen gitar ışığı altında, ancak daha da gelişmiş olarak “Guitarra Latina” adı ile duyurmuştur. Bununla birlikte düz tekneli , garip saplı ilginç bir çalgı da karşımıza çıkabilir. Ayrıca dikkat edilmesi gereken , bir cins lut üzerinde dışarı ses veren bir delik bulunması ve özel bir bölümden çıkan bu bölüme bir takım tellerin sürgü eşik bağlantısı ile ses iletiyor olmasıdır. Gitarın modernleşmeye başlaması 1484’de Tine Toris ‘de olmuş ve “Hisponorum İnvento” adını almıştır. İspanyada Vihuela , İtalyada Viola ismini almıştır. Bunu takip eden yıllarda güneye doğru 1540’da Fransa’ya , sonra tamamen güneye ve batı Avrupaya kaymıştır. Bundan sonra gitar çıplak elle kullanılmaya başlanmış, sistemli hale gelmiştir. Böyle bir sistemi ilk kullananlardan birisi Karl Geiringer’dir. Gitar değişik ülkelerde değişik adlar almıştır. Bunlar:Gitara, Gitara Latina,Guiterre Latine, Guitarra Morisca, Guiterre Moresche, Guitarra Sracenica, Vihuleda de Penola, Guintarra, Qinterne, Lutina Guiterne, Kitarra, Chitara, Chitare, Guitarre,Gitarre... Form olarak günümüz gitarı , belirli normlara sahiptir.
 
 
 
   
 

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol